Hayatta kalmanın tek yolu ‘hamile kalmaktır’

Hayatta kalmanın tek yolu ‘hamile kalmaktır’
12:00 - Kasım 11 2020 Çarşamba

Kastamonu’nun Esentepe İlçesi’nde ikamet eden bir çocuğun annesi olan Bahriye Çamyaran Erol (42), 2 yaşındayken beyin felci (yüksek ateş, beyinde oksijen yoksunluğu) geçirdi. 8 yıl önce bu şekilde hayatına devam ederken lösemili olduğunu öğrenen Bahriye Çamyaran Erol, verdiği mücadeleyi kazanarak hayatına hakim oldu.

Yaklaşık 1 yıl önce böbreklerinde tümör oluşumunu öğrenen Erol, Bolu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavisine başladı. 1 yıldan fazla süredir tedavi gören Erol, tüm tetkiklere ve testlere rağmen böbreklerindeki tümörden kurtulamadı. Doktorlar Erol’a hayatta kalmak için son çare olarak ‘hamile kalması’ gerektiğini söyledi. Yaşadığı hastalıklar nedeniyle yumurta rezervinde azalma olan ve normal şartlarda hamile kalamayan Erol, hayırsever tüp bebek tedavisinin yardımını bekliyor. Sağlık Bakanlığı’nın 1 çocuklu ailelere destek vermemesi nedeniyle Kastamonu Valiliği’nden yardım toplamak için yazılı izin veren Erol, çocuğunu annesiz bırakmak istemediğini ve yardım beklediğini söyledi.

“Bu hastalıktan kurtulmanın yolu çocuk sahibi olmaktır”

Yüzde 80 engelli olduğunu söyleyen Bahriye Çamyaran Erol, “Aynı zamanda böbreklerimdeki tümör nedeniyle yapılan tedavi ve muayenelerde çocuk sahibi olmam gerektiği söylendi. Ancak, bir yıldır tedavi görmeme rağmen, yumurta rezervi olmadığı için normal çocuk sahibi olamayacağım söylendi. Kaçmanın yolu çocuk sahibi olmaktan geçer. Çocuk sahibi olurken hamilelik sırasında çocuğun salgıladığı bir madde vardır, bu madde tümörün böbreklerden uzaklaştırılmasını sağlar. Aksi takdirde atmazsa ameliyat olmak zorunda kalacağım ve böbreklerimi kaybetmem gerekecek. Böyle bir sonuç var. Ayrıca hamilelikte tümör böbreklerden çıkarılmazsa çocuğun kordon bağından alınacak kan bana aktarılır ve kurtulma şansım olduğu söylendi. Çünkü doktorlarımız bu nakil ile hasta hücrelerin yenilendiğini söylediler ”dedi.

“Normal gebelik olmadığı için tüp bebek gereklidir”

Tüp bebek yaptırmaya gücünün yetmediğini söyleyen Erol, “Normal gebelik olmadığı için tüp bebek gerekli olduğu söylendi. Tüp bebek yaptırmanın maliyetini karşılayamam. Hayatta kalmak için yardım istiyorum ki hayatta kalabileyim. Hayatta kalmak için bu hamileliğe ihtiyacım var. Aksi takdirde tüp bebek yaptıramazsam bu hayata devam edemeyeceğim. 6 ay veya 1 yıl içerisinde böbreklerim mümkün olan en kısa sürede alınacaktır. Yani başka seçeneğim kalmadı. Bu tüp bebeğin yaşamasına ihtiyacım var ”dedi.

“Çocuğumun annesiz olmasını istemiyorum”

4 yaşında bir çocuğu olduğunu kaydeden Bahriye Çamyaran Erol, “Çocuğumun annesiz kalmasını istemiyorum. Allah’ın izniyle huzurlu ve mutlu bir yuva kurmak için çocuğumu huzur içinde yetiştirmek için bu sağlığa ihtiyacım var. Çünkü çocuğumun annesiz olmasını istemiyorum. 4 yıldır yeterince çocuğum olmadı. Büyürken onunla birlikte yaşamak, okula başladığını görmek, evlendiğini görmek ya da okula giderken ona eşlik etmek istiyorum. Bu hayattan ve eşimi aynı alçakgönüllü şekilde bırakmak istemiyorum. Hayırsever insanların desteğiyle löseminin üstesinden geldim. Bu şekilde hayatta kalmaya çalışırken, yine böbreklerimde tümör olduğunu bilmek beni elbette yerle bir etti. Ama hayırseverlerin de desteğiyle bunu eskisi gibi aşacağıma inanıyorum. “

“Çocuğumu yalnız büyütmek istemiyorum”

Muzaffer Erol, eşi Bahriye Çamyaran Erol’un 8 yıl önce lösemiyi atlattığını belirterek, “Eşim lösemi hastasıydı. Gazeteciler ve hayırseverlerin yardımıyla lösemiyi yendi. Şimdi karımın böbreğinde tümör olduğu söyleniyor. Yaklaşık 1 yıldır Bolu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine gidiyoruz. Bu, doğum uzmanlarımızın ve diğer tedavi öğretmenlerimizin bize söylediği şeydir, böylece karımın bir çocuğu olması gerekir. Bu yüzden bize tüp bebek yaptırması gerektiği söylendi. Tüp bebek yaptırmanın yaklaşık maliyetinin 15-16 bin TL civarında olduğunu öğrendik. Bunu karşılayacak maddi imkanımız yok. Bu yüzden hayırseverden yardım bekliyoruz. Karımın daha kötü olmasını istemiyorum. 4 yaşında bir çocuğumuz var. Boynunun üzerine eğilmesini istemiyoruz. Karımın yaşaması için bu bebeği doğurması gerekiyor. Lütfen karımı kurtarın, çocuğumu yalnız büyütmek istemiyorum. Eşimin yaşaması ve çocuğumun bükülmemesi için hayırseverlerin yardımlarını ve dualarını bekliyoruz. “

Vedat Yunus İkizoğlu

Yorumlar (0)
Yorumlar E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi