Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na: ‘HDP ile ne görüştün?’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na: ‘HDP ile ne görüştün?’
18:00 - Mayıs 4 2023 Perşembe

Türkiye’de 14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerine 10 gün kaldı. Sabah Giresun’da miting gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Ordu’ya gelerek vatandaşlara hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

Sevgili Ordulular, başımızın tacı kıymetli hanımlar, geleceğimizin teminatı kıymetli gençler, sizleri muhabbetle selamlıyorum. Yaklaşık 10 ay sonra bir kez daha Ordu’da olmanın, sizlerle hasret geçirmenin heyecanı içindeyim.

“CHP VE HDP MECLİS’TE NE KONUŞTU?”

Karadeniz’in bu güzel şehri olmanın yanında Türkiye Yüzyılı hayalimizi birlikte gerçekleştireceğiz yol arkadaşımızdır. Biz ilerlerken birileri de Türkiye’nin kuyusunu kazmanın peşinde. Talimatı veren Kandil. Kandil’e dönüp Selo’sundan Apo’suna hapistekileri çıkaracağız diyorlar. Bunlar terörist. Onu çıkaracakmış. Söylesene Bay Bay Kemal, “Meclis’te HDP ile ne konuştun”

Kamudan ihraç edilen PKK’lıları devlete geri dolduracaklarmış. Belediyeleri istedikleri kullanmaları için örgüte teslim edeceğiz diyorlar. “Suriye’deki askerlerimizi çekip oraya rahatça saldırabilmeniz için size bırakacağız” diyorlar. HDP mensuplarının örgütün parmak işareti ile selamlıyorlar.

Eline her mikrofon alan HDP’linin PKK’lının tehdit dolu açıklamalarına ne yazık ki elleriyle kalp işareti yaparak cevap veriyorlar. Bay Bay Kemal’den almışlar sözü, şimdiden silahlarını doldurmaya başlamışlardır. Bu manzaradan bizim kadar CHP’li kardeşlerimin de utandığına inanıyorum.

“TEFECİLERE VERDİKLERİ SÖZ KONUSUNDA AYAKLARI BİRBİRİNE DOLAŞTI”

“Kamudan tasfiye edilen 100 binin üzerindeki elemanınızı yeniden devlete dolduracağız” diyorlar. “Yeniden bu ülkenin evlatlarını annelerin bağrından kopartacağız” diyorlar. “Ülkenin tüm kaynaklarını tekrar size açacağız” diyorlar.

Londra’daki tefecilere verdikleri söz konusunda ayakları birbirine dolaştı. Biri “300 milyar dolar” diyor, diğeri “hemen gelmez, 10 yılda gelir” diyor.Biz yüzlerce milyon dolar değerinde doğalgaz buluyoruz, nükleer santral yapıyoruz. Bunlar sevinmek yerine karalar bağlıyor.Bunların hepsi de ülkenin değeri, devletin kazancı, milletin kârıdır.

Bu tabloya bakınca insanın aklına şu soru geliyor; Türkiye’nin enerji bağımsızlığını elde etmesinden kim rahatsız olur? Terörü yenen, darbeyi püskürten, depremin yıkıntıları altında kalmayan ekonomisini ayakta tutan Türkiye’den kim rahatsız olur?

21 yıllık iktidarlık dönemimizde bizim önümüzü kesemedikleri için bu durumdan rahatsızlar. Hiç kusura bakmasınlar onları rahatsız etmeyi sürdüreceğiz. Şimdi karşımıza bir garip masayla çıktılar. Güya milliyetçi olduğunu söyleyen, PKK’nın yürüttüğü kampanyalara sesini çıkarmayan bu kişi bir ara masadan kalkmaya yeltendi. Sonra kolundan tutup masaya oturttular. Bir diğeri LGBT dayatmasını gölgeletmek üzere masada yer alıyor. Sorsanız milli görüşçüyüz derler. Ama milletimizin değerlerini niteleyen projelere seslerini çıkarmaz. Biz ailenin kutsiyetine inanırız. Ailemize leke sürdürmeyiz. 

“ASIRLIK KAYIPLARI TELAFİ ETTİK”

Masanın altındaki HDP’yi allem edip masanın üstüne çıkardılar. Onu da 2 tane belediye başkanı getirip masaya monte ettiler. Zaten bir tanesi ayrılıp kendi partisini kurdu. Kalanlar seslerini çıkarsalar “hain” damgası yiyecekler. Hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla ülkemizin asırlık kayıplarını telafi ettik.

İstanbulluyum ve İBB başkanlığını yaptım. İstanbul’u Ordu’lu kardeşlerim iyi bilir. Çöpten, çamurdan, susuzluktan biz kurtardık. Ordu Havalimanı’nı yaptık. Yaklaşık 1 milyona yakın yolcu buralardan taşındı. Çünkü biz yaparız, onlar konuşur. Sadece küresel düzeyde ses getiren projelerle uğraşmadık, aynı zamanda şehirlerimizi eşi benzeri görülmemiş yatırımlar yaptık.

Birileri köken ve mezhep meselesi üzerinden ayrıştırmaya dönük adımlar atıyor, biz kardeşliğin peşinde koşuyoruz

Ne kadar özetlersek özetleyelim yaptıklarımız bitmiyor. Tabii bir de yapacaklarımız var. Biz birileri gibi öyle aklımıza eseni söylemeyiz. Aklıma eserse de yaparız.

Eğitimde sıraların üzerinde artık kitaplar ücretsiz olarak var mı? 76 üniversite vardı, şimdi 208 üniversite var. Üniversitesi olmayan ilimiz yok. Ankara’da şimdi Etnik Hastanesi, İstanbul’da Çam Sakura Hastanesi bütün bunları kovid döneminde hızla yaptık. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.

Bunlar talimatı Kandil’den alıyor. Kandil’dekilerin zaten Allah’ı, dini, ezanı, kitabı yok. Kürt kardeşlerimi bunlar istismar ediyor. Kürt kardeşlerimin dindar olanları var, bunlarla mukayese edilmez. Bunlar Diyarbakır Anneleri’nin evlatlarını dağa kaçırdılar, taciz ettiler. Gelin diyorum ki “14 Mayıs’ta hesaplaşalım”

 

Yorumlar (0)
Yorumlar E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi