Bilim Kurulu Üyesi Kayıpmaz’ın üniversitelerde eğitime başlayıp başlamayacağına ilişkin açıklaması

Bilim Kurulu Üyesi Kayıpmaz’ın üniversitelerde eğitime başlayıp başlamayacağına ilişkin açıklaması
12:00 - Ekim 8 2020 Perşembe

Üniversite açmanın önemli olduğunu ancak bu konunun salgının seyrine göre şekilleneceğini belirten Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, “Tıp Fakültesi Diş Hekimliği Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda uygulamalı dersler vermiş bir eğitimci olarak özellikle usta-çırak temelli bölümlerde yüz yüze eğitimin son derece önemli olduğunu düşünüyorum. sağlık bilimlerimizde olduğu gibi ilişki. Sağlık Bakanlığı, Yüksek Öğretim Kurumuna gönderdiği tavsiyede 2020-2021 eğitim-öğretim yılı özellikle güz dönemi için eğitimin uzaktan yürütülmesini tavsiye etti. Ayrıca, ertelenemeyen durumlarda gerekli kişisel korunma önlemlerinin alınması neticesinde uygulamalı eğitimlerin olabildiğince ertelenmesi ve eğitimlere başlanması önerilmiştir. Bu doğrultuda üniversiteler de eğitim modellerini yetkili kurullarında nasıl sürdürecekleri konusunda kararlar almışlardır. Dün Yüksek Öğretim Kurulu, Türk Standartları Enstitüsü ile birlikte, Bilim Kurulu’nun desteğiyle üniversitelerin kampüs ve kampüslerinde enfeksiyonun nasıl kontrol altına alınacağına dair önemli bir rehber yayınladı. Bu kılavuzda, üniversitelerin açılması durumunda kampüslerde ve kampüslerde alınacak tedbirler detaylı olarak yer almaktadır ”.

“Vakalardaki artış oranı üniversitelerde eğitime başlayıp başlamayacağını belirleyecek”

Sonbahar ve kış aylarının yaklaştığını ve bu aylarda sadece Covid-19 enfeksiyonunun olmayacağını hatırlatan Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Sorumlusu ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, “Vakalardaki artış oranı üniversitelerde eğitime başlayıp başlamayacağını belirleyecek. Günlük yeni tanı alan hasta sayısı ve ciddi hasta sayısı gibi kriterler dikkate alınacaktır. Son bahar ve kış aylarında sadece Covid-19’un değil diğer solunum yolu enfeksiyonlarının da neden olduğu hastalıkların bu aylarda artış eğiliminde olduğunu biliyoruz. İnsanlar kış aylarında daha çok iç mekanlarda vakit geçiriyor ve bu da kaçınılmaz olarak insanlar arasında azalmaya neden oluyor. “Üniversite açma kararından önce önümüzdeki aylarda vaka artış oranını mutlaka görmeliyiz.”

Üniversiteler nasıl açılır

Üniversite açmak için en önemli şeyin vaka artış oranı olduğuna işaret eden Bilim Kurulu Üyesi Kayıpmaz, “Şu anda ilkokullar açılmış durumda. Önümüzdeki haftanın ardından 2., 3., 4., 8. ve 12. sınıflar hazırlık ve 1. sınıflara eklenecektir. Önümüzdeki haftalar bize bu okulların açılmasının vaka sayısında ne kadar etkili olacağını gösterecek. Elbette ne olmalı ya da amacımız yüz yüze eğitime eskisi gibi devam etmek. Bunun yeri ve önemi tartışılmaz. Ancak vaka sayısının artması bunu engelleyebilecek önlemlerden biri olarak düşünülebilir. Burada üniversiteler açılsa bile, öncelik yine de uygulamalı bölümler olarak kabul edilebilir. Daha sonra üniversiteye yeni başlayan öğrenciler düşünülebilir. Çünkü bu, yeni kabul edilen öğrencilerimizin üniversiteleri, hocaları, kampüsleri ve yeni bir şehre taşınırlarsa yaşayacakları şehirle tanışmaları için önemli bir süreçtir. Ancak yine de önlemlere uyulmalıdır. Burada da seyrelmiş ve tedrici bir açılımın üniversitelerin kendi kararlarına uygun olabileceğini düşünüyorum ”dedi.

“Milyonlarca öğrencimiz var ve herkes yaşadığı şehirde okumuyor”

Türkiye’de çok sayıda üniversite öğrencisi olduğunu, her öğrencinin bu durumdan memnun olmasının yanı sıra, kendi şehirlerinde okuma salgını için risk oluşturduğunu belirterek, üniversitenin açılmasıyla birlikte bazı riskler de getirebileceğinin altı çizildi. “Bu risklere baktığımızda şehirlerarası hareketliliğin artacağı kesin. Çünkü milyonlarca öğrencimiz var ve herkes kendi şehrinde okumuyor. Öğrencilerin eğitim için yaşadıkları şehir dışında bir şehre gitmeleri gerekebilir. Dolayısıyla şehirler arası bir hareketlilik olacağı kesindir. İkincisi, şehir içi ulaşımda ev, yurt ve pansiyonlardan kampüslere şehir içi ulaşımda artış olacağı kesindir. Ayrıca üniversite öğrencilerinin bireysel konaklama yerleri yoktur. Dolayısıyla ev arkadaşlarının yanında kalıyorlar, yurtlarda kalıyorlar ve doğal olarak bu konaklama ortamlarında öğrencilerin fiziksel mesafeye dikkat edip etmediklerini bir risk olarak değerlendirebiliriz. Ayrıca yemekhaneler gibi ortak yemeklerin olduğu yerler dikkat edilmezse riskli olabilir ”dedi.

“Şehir bazlı karar alınabilir”

Öte yandan Kayıpmaz, vakaların çoğunluğunun 15-64 yaşları arasında olduğunu hatırlatarak, gençlerde hastalığın ölümcül etkisinin düşük olmasına rağmen bazı gençlerde şiddetli olduğunu ve riskinin yüksek olduğunu ifade etti. risk grubundaki kişilere bulaşma artabilir. Üniversitelerin bulunduğu ildeki sağlık altyapısının da bu konuda önemli olduğunu belirten Kayıpmaz, bu durumda İl Hijyen Kurulu’nun alacağı kararların da ön planda olabileceğini söyledi.

Utku Şimşek – Erdinç Türkcan

Yorumlar (0)
Yorumlar E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi