Bilim Kurulu Üyesi Kayıpmaz İstanbulluları uyardı: ‘Ankara’daki vaka artış hızı İstanbullular için ders olmalı’

Bilim Kurulu Üyesi Kayıpmaz İstanbulluları uyardı: ‘Ankara’daki vaka artış hızı İstanbullular için ders olmalı’
13:00 - Eylül 15 2020 Salı

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Cumartesi günü sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İstanbul’da ağır hasta sayısının geçen ay yüzde 42 arttığını paylaştı. Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Sorumlusu ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Doç. Afşin Emre Kayıpmaz, Ankara’daki vakalardaki artışın İstanbul’da da yaşanabileceğini belirterek, bunu önlemek için maskeleme, mesafe ve hijyen kurallarına son derece dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

“Ankara’daki vaka artış hızı İstanbullular için ders olmalı”

Ankara’nın şu anda hastalığın en yoğun olduğu illerden biri olduğunu ancak son dönemde İstanbul’da artış yaşandığını belirten Bilim Kurulu Üyesi Doç. Afşin Emre Kayıpmaz, “Şu anda hastalığın en sık görüldüğü illerin başında Ankara gelse de, İstanbul yeni vaka sayısında kısa sürede Ankara’yı yakalama riski yüksek. Bu riskin temeli, Anadolu’ya anavatanlarına veya yazlık ikametgahına sonbaharın gelişiyle birlikte İstanbul’a dönenlerin dönüşünde yatmaktadır. Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın da açıkladığı gibi İstanbul’da vaka sayısı bir önceki haftaya göre yüzde 32, ciddi hasta sayısı ise yüzde 42 arttı. Bu, İstanbul’da yaşayanlar için çok önemli bir teşvik olmalı. Bu veriler, İstanbulluların sosyal hayatta kontrolü ellerinden bırakmaması ve bireysel önlemlere çok dikkat etmesi gerektiğini gösteriyor. Burnunu örtmek ve kalabalık aktivitelerden uzak durmak için maskeyi doğru kullanmalıdır. Önlemlere uyulmadığı sürece ikinci zirvenin bizden uzak olmadığını ve salgın öncesi gibi yaşamaya devam ettiğimizi Ankara’da yaşadık. Ankara’daki vakalardaki artış oranı İstanbullulara bir ders olmalı ve hiçbir koşulda yukarıdaki 3 temel kuraldan taviz verilmemelidir ”.

“Kişiler semptomlarını 14 gün boyunca gözlemleyebilir ve semptomların başladığı gün test yaptırabilirler”

Covid-19 virüsü taşıyan bir kişiyle yakın temastan sonra virüs bulaşmışsa semptomların 2 ila 14 gün arasında başlayabileceğini belirten Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Kayıpmaz, “Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), herkesin Covid-19 için test edilmesine gerek olmadığını bildirdi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), bir Covid-19 hastasıyla yakın temas halinde olan bir kişinin, son yakın temastan sonraki inkübasyon döneminde (2-14 gün) PCR testi yaptırabileceğini belirtiyor. Yakın iletişim tanımı; Covid-19 hastasına korunmasız bakım sağlayan sağlık personelini, el sıkışma veya halay gibi hasta ile temas halinde olan, 1 metreden fazla mesafede ve 15 dakikadan fazla yüz yüze kalan kişileri, ya da aynı evde yaşayanlar. Bir Covid-19 hastasıyla yakın teması olan kişilerde, temastan 2 ila 14 gün sonra semptomlar başlayabilir. Bu nedenle yakın temaslar 14 gün boyunca semptomları gözlemleyebilir ve semptomların başladığı gün test yaptırabilirler. Aynı zamanda bu kişilerin 14 gün evde kalmaları ve ortak alanlardan uzak durmaları gerekmektedir. Halka açık alanlara gitmeyi gerektiren zorunlu durumlarda mutlaka maske takmalı ve kişiler arası fiziksel mesafe kuralına dikkat edilmelidir ”.

“Hastalık belirtileri, maskelenmemiş ve uzaktaki görevlerden sonra başlar.”

Salgınla mücadelede umudun aşılama çalışmaları olduğunu, ancak korona virüsünün aşı bulunana kadar maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyularak korunabileceğini kaydeden Bilim Kurulu Üyesi Kayıpmaz, “Henüz bilinmemekle birlikte aşının tam olarak ne zaman bulunacağı, nasıl bulunacağı ve etkisinin ne olacağı. ; Maske, fiziksel mesafe ve el temizliği ile neredeyse yüzde 100 korunacağımız kesin. Ancak son günlerde bu konu göz ardı edildi ve biz sağlık çalışanları olarak çok endişeliyiz. Sosyal medyanın yaygınlaştığı bir çağda yaşıyoruz. Artık birçok Instagram kullanıcısı, önlemleri uygulayıp uygulamadığınızı anında görebilir. Maskenin ve mesafenin unutulduğu ortamlardan fotoğraf paylaşan kişiler, paylaşıldıktan sonra veya birlikte bulundukları kişide Covid-19 tespiti yapıldıktan sonra birkaç gün içerisinde içlerinde semptomların ortaya çıkması nedeniyle sağlık yardımına başvururlar. yakın temas, çoğu sağlık çalışanlarını üzüyor. 6 aydır uzmanlar her gün televizyonlarda, gazetelerde ve sosyal medyada önemli uyarılar yapıyor. Bu uyarılara aldırış etmeden hayatına devam edenleri gören sağlık profesyonelleri, kısa sürede bu kişilerin sağlıklarına kavuşması için gündüzlerini geceye katıyorlar. Ancak aylardır sevdiklerini göremeyen, çocuklarına, ebeveynlerine ve babalarına sarılamayanlar var ”dedi.

“Ülkemiz dünyanın en sadık sağlık çalışanına sahip ülkesidir”

Türkiye’deki sağlık sisteminin birçok ülkeye göre çok güçlü olduğunu belirten Prof. Dr. Kayıpmaz, “Ülkemizin dünyanın en sadık sağlık profesyonellerine sahip olması ne gurur verici bir gerçek. Bu özverili sağlık ordusu, radyasyon, teşhis ve tedavi için haftanın 7 günü 24 saat iş başında. Yeni açılan sağlık tesislerimiz dünyanın birçok ülkesinden ziyaretçilerin beğenisini kazandı. Artık ülkemizde üretilen ilaçlarımız var ve bu ilaçların da katkısıyla hastalığın zatürreye dönüşme hızı belli bir düzeyi geçmedi. Ancak sağlık profesyonellerine, sağlık tesislerimize ve tedavi tesislerimize güvenerek sosyal hayatta önlem ve kontrolden asla vazgeçmemeliyiz ”dedi.

“HES kodunu yaygın olarak kullanalım”

Hayat Eve Sığar uygulaması ve HES kod kullanımının bu dönemde çok önemli olduğunu belirten Doç. Dr. “Ankara, İstanbul, Van, Diyarbakır, Antalya, Bodrum, Trabzon’da nerede olursak olalım salgının kontrolü için devletimizin kurallarına ve kanunlarına harfiyen uyalım. HES kodunu kurumlarda, okullarda, işyerlerinde, restoranlarda, pastanelerde, güzellik salonlarında, kuaförlerde, iller arası ulaşımda kısacası her kurum ve işletmede yaygın olarak kullanalım. Böylelikle, toplu varlığın ve yakın temas riskinin olduğu yerlere riskli kişilerin girişini kontrol edelim ”.

Utku Şimşek

Yorumlar (0)
Yorumlar E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi