Virüs savaşçıları Covid-19’u yendi ve görevlerine geri döndü
Hastanenin birçok noktasını yerinde incelediklerini ve Covid-19 salgın hizmetlerine yani virüs birebir girdiklerini ifade eden Acil Kriz Koordinasyon Merkezi Sorumlusu. Dr. Ali Coşkun, “Bir akşam Koordinatör Başhekim ile yoğun bakım ünitelerine gittik ve döndük. Muhtemelen o akşamdı. Bel bölgemde bel fıtığım olacakmış gibi ciddi bir ağrı vardı. Bu ağrı ile birlikte hastalık Covid-19’a yöneliktir ve hastalık insanlarda çok farklı şekilde tekrar eder. Bazılarında öksürük, bazılarında ateş, bazılarında tat ve koku kaybı, bazılarında kas ve eklem ağrısı ile seyreder. Hastalık yeni olduğu için süreç içerisinde şikayetlerde farklılıklar vardır. Süreçte bunun ne tür şikayetler olacağı netleşecektir. Eklem ağrısı gibiydi. Gittiğim, tetkikleri yaptırıp yaptırdığım akciğer tomografisinde akciğer tutulumu gibi işlemler gördük ve ardından tedavimiz başladı. Tarif edilen tedaviden 5 gün sonra yüksek doz steroid ve anti-sitokin tedavisi dediğimiz ikinci basamak tedaviyi oluşturan tedavileri aldıktan sonra ağrı ve ateşimiz ve buna bağlı terlememiz kontrol altına alınarak düzeldik ”dedi.
“Çocuklarınızı aynı evde görememek ve onlara sarılmak üzücü”
Acil Kriz Koordinasyon Merkezi’nde çalışan ve Covid-19’u aldıktan sonra iyileşip virüse karşı mücadeleye dönen Fatma Adak, “Maalesef Kriz Koordinasyonunda Covid-19 ile yakın çalıştığımız için de bu hastalığa yakalandık. Merkez. Bu sürece başladığımda şiddetli göğüs ağrısı ve nefes darlığı hissettim. Evet, test ettiğimde PCR pozitif çıktı. Şimdi bu işin ortasında çalışmak, kendinizden bıkmak, çocuklarınızı ve eşinizi düşünmek sizi çok farklı bir duygusal yapıya götürüyor. Evde tedavi oldum ve ilaçlarımı evde kullandım. Evde çok ciddi bir tecrit uyguladık. Karıma ve çocuklarıma bulaşmaması gerekiyordu. Çocuklarınızı aynı evde görememek ve onlara sarılamamak Covid-19 ile insanları üzen ve aklımda kalan şeylerden biridir. Tanrıya şükür tedavimiz cevap verdi ve iyileştik ve görevimizin başına geldik ”.
“3 aydır çocuklarımı göremedim”
Pandemi sürecinin başında çocuklarını göremediğini hatırlatan Acil Kriz Koordinasyon Merkezi’nde çalışan Hemşire Fatma Çetin, “Sürecin başında çocuklarımı göremedim. 3 aydır çocuklarımı göremedim. Hiçbir bağlantımız yoktu, sadece görüntülü görüşme yaptık. Bazı günler artık görüntülü sohbet etmek bile istemiyordum. Çünkü beni gerçekten incitmeye başladı. Normalleşme sürecine başladığımızda çocuklarımı da yanıma aldı, çok iyi ilerliyordu. Ancak bu süre zarfında maalesef diğer arkadaşlarım gibi bende de Covid-19 virüsü kapıldı. Hastalanmadan bir hafta önce çocuklarım büyükannelerinin yanına gitti ve oradaydı. Bu yüzden rahattım. Ben de o sırada çocuklarımdan ayrı olduğum için mutlu olduğumu söyledim. Çünkü en azından temas olmadığını söyledi. Çok gençtiler ve ‘gelip şu virüsü bulalım’ gibi ifadeler vardı. Videoda konuşuyorduk ve evde virüs arıyorlardı. Ama şükürler olsun geçtik ”dedi.
“Sürecin başından beri ailemi 4-5 aydır görmüyorum”
Hastanede sağlık görevlisi olarak çalışan Sezai Can Öztürk, “Sürecin başından bu yana ailemle 4-5 aydır görüşmedim. Yalnız yaşadım Daha sonra bayram arifesinde onlarla tanıştım. Ziyafetten sonra döndüm ve hasta olduğumu öğrendim. Tabii ki insanlar endişeli. Ailem veya arkadaşlarımdan bulaşıp bulaşmadığı. Hastalık baş ağrısı ve sırt ağrısı ile tekrarladı. İlerleyen dönemde semptomlar artmaya başladıkça, yaşım daha genç olmasına rağmen ağrım arttı. Ve hastalandıktan sonra merak ediyorsunuz: Bana ne yapıyor çünkü bu bilinmeyen bir süreç. Hastanede bir hafta uyudum sonra atlattım ”.
Utku Şimşek – Erdinç Türkcan
