HDP’nin önünde evlat edinmek için nöbet tutan ailelerin hikayeleri iç açıcı
Diyarbakır’da çocuklarını dağlara kaçırmakla HDP’yi suçlayarak 356 gün boyunca HDP il binası önünde oturma eylemi gerçekleştiren aileleri umutlu beklerken, çocukların kaçırılma hikayeleri … kalp kırıcı.
Oturma eylemini kararlılıkla sürdüren Süleyman Çetinkaya’nın kız kardeşi Zekiye Bozdağ, 30 Ağustos 2019’da kardeşinin HDP’liler tarafından kaçırıldığını ve yaklaşık bir yıldır kardeşinden haber alamadıklarını söyledi. Ağabeyinin kendilerini aradığını ve Suriye’deki terör örgütüne katıldığını belirten Bozdağ, “Ağabeyim, annem ve teyzem birlikte hastaneye hasta amcamın yanına gitti. Ziyaretin ardından kardeşim Süleyman, annem ve teyzemle futbol maçı olduğunu belirterek hastaneden tek başına ayrıldı. Kardeşime ulaşmaya çalıştık ama telefonuna ulaşılamadı. Sonradan kardeşimden haber alamadık. Bunu düşünmedik bile, düşünmedik bile. Bu şeyler bizim ailemizde olmadığı için aklımızdan bile geçmedi. 2-3 gün sonra aradık, araştırdık ve ardından HDP il binası ve ilçe binasına gittiği görüntüleri ortaya çıktı. Sonunda Mardin’in Dargeçit ilçesinden Suriye tarafına taşındığını öğrendik. Gösteriye katıldıktan üç hafta sonra babamı aradı, Suriye’de olduğunu ve ondan haber alamadığımızı söyledi. ”
“HDP binasını yıkmaya geldik, gitmesine izin vermediler”
HDP önündeki koruyucu nöbete nasıl katıldıklarını anlatan Bozdağ, “Hacire Akar’dan sonra 3 Eylül 2019’daki gösteriye katılmaya geldik.” HDP il binasını başlarına yıkacaktık. ” dedim.
hdp’li Bozdağ’ı arayan abla, “O zaman artık aldatma, dağ gönderemez. Bütün Türkiye ve anneler, hepimiz ayağa kalktık, gerçek yüzünü gördü. İstifa ettikleri tek şey hdp’li olmak istiyorum. O zamandan sonra bu partiler boşuna kalır, istifa etmeleri gerekir “şeklinde konuştu.
30 Ağustos’ta ortadan kaybolmasının ardından ondan bir daha haber alınmasın 17 yaşındaki Süleyman Çetinkaya’nın annesi Fevziye Çetinkaya, oğlunu Kürtçe HDP’lilerden istediğini söyledi. Acı çeken anne dedi ki, “Tek istediğim oğlum. Bir yıldır oğlum için buradayım. Oğlumu bana versinler, ne onları ne de beni gördüler. Oğlum Süleyman beni görüp izlese O gelsin. Oğlum ben buradayım, teslim ol bu hasret bitti. ” dedim.
Sedat Irmak – Rıdvan Kılıç
