Avrupa’da kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri artıyor
Almanya, Belçika, İtalya, Fransa ve Avusturya’daki kadın cinayetlerine ilişkin istatistikler kadına yönelik şiddetin boyutunu ortaya koymaktadır. Pek çok ülkede kadın hakları örgütleri, kadına yönelik şiddete karşı gerekli tedbirlerin alınmadığı gerekçesiyle tepki gösteriyor. Salgın döneminde kadına yönelik şiddet artarken, hükümetler yasal düzenlemelerin yetersizliği nedeniyle eleştiriliyor.
Almanya’da 125 kadın öldürüldü
Almanya’da kadına yönelik şiddet artmaya devam ediyor. İstatistiksel araştırmalar sonucunda kadınların eşi, eski kocası veya erkek arkadaşı tarafından önceki yıllara göre daha fazla şiddete maruz kaldığı ortaya çıktı. Kadın hakları alanındaki araştırmalarıyla tanınan Prof.Kristina Wolff’un araştırmasına göre Almanya’da 2019’da 176 kadın, Ağustos 2020 itibarıyla 125 kadın eşi, eski karısı veya erkek arkadaşı tarafından öldürüldü. Aile Bakanlığı’nın açıkladığı rakamlara göre 2018’de 122 kadın, 2019’da 125 kadın partnerleri tarafından öldürüldü. Wolff, tüm cinayetlerin istatistiklere dahil olmadığını söylüyor. Almanya’da kadınların erkek şiddetine karşı daha iyi korunması gerektiğini söyleyen Wolff, “Almanya’da kadına yönelik şiddet sorunu var” diyor.
Almanya Aile Bakanlığı’nın 2019 yılında açıkladığı rakamlara göre 2018 yılında şiddet gören 114 bin 393 kadından 324’ü eşi, eski eşi veya erkek arkadaşı tarafından öldürülmeye çalışıldı. 30 yıldır kadın haklarıyla ilgili araştırma yapan Politikmagazin dergisinin yaptığı araştırmaya göre, Almanya’da 2019 yılında 7 bin 281 kadına tecavüz edildi.
Almanya, Avrupa’da kadın cinayetlerinde birinci sırada
Avrupa Birliği Komisyonu’nun bir kuruluşu olan Eurostat’ın yaptığı bir araştırmaya göre Almanya, son yıllarda kadın cinayetleri açısından Avrupa’da birinci oldu. Yapılan araştırmaya göre 2016 yılında Avrupa’da 3 bin 576 kadının kasıtlı olarak öldürüldüğü, bunların 469’unun Almanya’da yaşandığı ve birinci sırada Almanya’nın olduğu belirtildi.
Salgın döneminde kadına yönelik şiddet arttı
Uzmanlardan yapılan açıklamaya göre bu yıl Nisan ayında aile içi şiddet vakaları bir önceki yıla göre 2 kat arttı. Yeni tip corona virüs (Covid-19) salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında evde daha fazla kalan kişilerin ev içi şiddet olaylarını da artırdığını belirten uzmanlar, şiddet nedeniyle polisten yardım arayanların sayısının arttığını açıkladı. 2 kat arttı. Almanya’da 350 kadın sığınma evinin yeterli olmadığını belirten Kadın Evleri’nin çatı örgütü FHK, 14 bin mekana daha ihtiyaç olduğunu belirtiyor.
Belçika’da her yıl 45 bin kadın şiddete maruz kalıyor
Belçika’da 2019’da sadece kadın oldukları gerekçesiyle 20’den fazla kadın öldürüldü. Cinayetlerin faillerinin çoğunun hayatını kaybettikleri eşler veya kişiler olduğu kaydedildi. Bu sayı 2017’den beri 100’ü aştı. Buna rağmen, Belçika kadın cinayetleri için Avrupa ortalamasının altında kalıyor. Sadece 2018’de 37 kadın cinayetinin işlendiği Belçika’da mağdur kadınlar polise şikayette bulunurken, “yeterli delil ve tehlike olmadığı” gerekçesiyle umdukları korumayı alamıyor. Son yıllarda “askıya alınma” nın artmasına ve elektronik bileklik uygulamasına rağmen kadın cinayetleri önlenemiyor.
Aile anlaşmazlıkları, Belçika’daki kadın cinayetlerinin ana nedenlerinden biridir. Alkol ve uyuşturucu kullanımı cinayetlerin yanı sıra ekonomik sorunlar ve işsizliğin nedenleri arasında yer alıyor. Kayıtlara göre cinsel isteklerine cevap veremeyen erkeklerin şiddet kullanması nedeniyle bazı cinayetler meydana gelebiliyor. Bunun dışında ruh sağlığı olan kişilerin işlediği cinayetler de rakamlarda önemli bir yer tutmaktadır. Bu sebeple bağlantılı cinayetlerin neredeyse tamamında cinayeti işleyen kişi daha sonra intihar etmeyi seçer.
Uluslararası Af Örgütü adlı örgütün raporlarına göre Belçika’da her yıl kadına yönelik şiddetle ilgili 45 bin şikayet dosyası açılıyor. Bu şiddet olaylarının 25 bini aile içi şiddet olarak gerçekleşiyor.
Yasal düzenlemeler yetersiz
Belçika’daki sivil toplum kuruluşlarının kadın cinayetlerini önlemeye yönelik düşük bütçeli çabaları henüz siyasi karar alıcılar düzeyinde dikkate alınmamaktadır. Medyada ve kamuoyunda daha sık dile getirilen kadın cinayetleri henüz milletvekillerinin öncelikleri arasında yer almıyor. 2020’nin başından bu yana 12 kadının sadece kadın oldukları için öldürüldüğü Belçika’da Ağustos ayında iki ayrı cinayetle 14’e yükseldi. Son yıllarda kadın cinayetleri ve kampanyalarda artan düşüşe rağmen kadın cinayetleri devam ediyor. Ağustos ayının sonunda, Françoise Donckers adlı 40 yaşındaki bir kadın, 12 yaşındaki kızıyla birlikte Belçika’nın Spa kentinde ölü bulundu. Olaydan sonra yakalanan 26 yaşındaki sevgilisinin genç kadını ve kızını bıçaklayarak öldürdüğü savcı tarafından kanıtlandı.
Ağustos başında, kadın cinayeti bu kez seçilmiş bir kişiyi hedef aldı. Eski bir milletvekili ve eski Belediye Başkanı olan 53 yaşındaki Ilse Uittersprot ölü bulundu. Cinayetin sorumlusu olarak yakalanan 3 aylık sevgilisi hapse atılırken, daha önce kadınları şiddetten dışlamaktan hapis cezasına çarptırıldığı bildirildi. Ülkede kadın cinayetini önlemek için mücadele eden sivil toplum kuruluşları, gerekli yasal düzenlemelerin yapılmamasından ve polisin yetersiz müdahalesinden şikayetçi. Eski Belediye Başkanı’nın da böyle bir kadın cinayetinin kurbanı olduğunun açıklanması üzerine, Adalet Bakanı’nın sadece “korkunç bir dram” açıklaması Belçika’daki yetersizliklerin bir göstergesi olarak nitelendirildi.
İtalya’da günde 88 kadın şiddete maruz kalıyor
İtalya’da kadın cinayetlerinin oranı artıyor. İtalya İçişleri Bakanlığı’nın Ekim 2019’da kadın cinayetlerine ilişkin yayınladığı “Bu aşk değil” (Questo non amore) başlıklı rapora göre, kayıtlı şiddet vakalarında kadına yönelik şiddet oranı 2016’da yüzde 68’den 2019’da yüzde 71’e yükseldi. .
Suçla Mücadele Birimi tarafından hazırlanan rapordan Mart 2019 verilerine göre 88 kadın her gün farklı şekillerde şiddete maruz kaldı, yani 15 dakikada bir kadın şiddete maruz kalıyor.
Raporda 88 vakanın 36’sı kötü muamele, 27’si takip ediliyor, 9’u cinsel istismar ve 16’sı dayak olarak kaydedildi. Erkeklerin şiddete uğradığı toplam vaka sayısı 35’tir.
Raporda, 2008-2018 yılları arasında kasıtlı cinayet vakalarına bakıldığında, erkek cinayet sayısının yaklaşık yüzde 50 oranında azaldığı görülürken, kadınların mağdur olduğu cinayet sayısında önemli bir değişiklik olmadığı görülüyor. aynı dönem.
İtalya’da kadın cinayetleri 2019’da arttı. Ocak ve Ağustos arasında, kurbanın kadın olduğu cinayet vakalarının yüzde 49’u ‘kadın cinayeti’ olarak tanımlandı. Aynı oran 2018’de yüzde 37 olarak kaydedildi.
Katil yüzde 63 ortak
İtalya’da kadın cinayetlerinde, katillerin yüzde 81’i kurbanın yakın çevresinden. 2019 kayıtlarında katilin yüzde 63’ü kadının eski karısı, eşi veya sevgilisi. Suçla Mücadele Birimi tarafından hazırlanan rapora göre 2019 yılında kaydedilen kadın cinayetlerinin yüzde 36’sı kesici aletlerle, yüzde 18’i ateşli silahlarla işlendi. Her yüz kadından 18’i boğularak öldürüldü.
Fransa’da 3 günde bir kadın cinayeti
Ortalama 3 günde bir kadın cinayetinin yaşandığı Fransa’da 2018 yılında 120 kadın eşi veya sevgilisi tarafından öldürülürken, bu sayı 2019’da 149 iken kadın cinayetlerinin arttığını ortaya koyuyor. Son verilere göre 2020’de şu ana kadar 68 kadın öldürüldü. 2019 yılında aynı tarihte bu rakamın 152 olduğu ve kadın cinayetlerinde ciddi bir düşüş yaşandığı bildirildi.
Birçok kadın hakları derneği, öldürülen kadınların ölmeden önce gördükleri şiddet nedeniyle polise gittiğini, ancak polisin yardım etmediğini bildirdi. Kadın derneklerinin şikayetleri üzerine 2019 yılı sonunda polis ve jandarmalara eğitimler verildi. Yine 2019’un sonunda kadınlara yönelik yeni bir şiddet telefon hattı açıldı ve kadınların tavsiye, rehberlik ve destek alması öngörüldü. bu hat üzerinden.
Son bir yılda halkın tepkisinin ardından hükümetin kadın cinayetlerine karşı birçok toplantı düzenlemesinin, kadına özel şiddet hattı açmasının ve kadına yönelik şiddet konusunda polisin bilinçlendirilmesinin de cinayetlerin azalmasına katkı sağladığı düşünülüyor. . Verilere göre kadın cinayetleri azalmış gibi görünse de salgın sürecin sosyal ve ekonomik hayata etkisi nedeniyle verilerin durumu tam olarak yansıtmadığı belirtiliyor. Salgın sırasında, özellikle sokağa çıkma yasağı döneminde kadına yönelik şiddet artarken, bu şiddetin hane dışına çıkmaması ve kadınların eve gitmekte zorlanması nedeniyle verinin cinayetler kadar şiddeti yansıtmadığı düşünülmektedir. polis Merkezi. Yine de devlet şiddet uygulayan kocaları ve sevgilileriyle aynı evde kalan kadınları çağırmış, şiddet olduğunda sokağa çıkma yasağını kaldırarak karakola gelmelerine izin verilmiştir.
Fransa’da mağdurların yaşlarının 15 ile 92 arasında olduğu ve mağdur kadınların hemen hemen her sosyal kesimden geldiği öğrenildi. Katillerin yüzde 32,8’inin cinayetten sonra intihar ettiği belirtilirken, kurbanların yüzde 49,1’inin daha önce şiddete maruz kaldıklarını iddia ederek herhangi bir makama başvurmadığı belirtildi. 2019’da Fransa kadın cinayeti konusunda İspanya ve İtalya’yı geride bıraktı ve Avrupa’da birinci olan Almanya’ya yaklaştı.
Avusturya’da bu yıl 17 kadın öldürüldü
Avusturya’da resmi verilere göre 2019’da 39 kadın, 2020’de şu ana kadar 17 kadın öldürüldü. Cinayetlerin eski eş, eş, sevgili veya aile üyeleri tarafından işlendiği belirtildi. 2014’te 19, 2015’te 17, 2016’da 28, 2017’de 36 ve 2018’de 41 kadın öldürüldü.
Sinan Karamurat – Mustafa Ulusoy – Burak Ortahamamcılar – Özlem Kaplan – Mehmet Emin Avcı
