Eğirdir Gölü’nün Dramatik Bölünmesi: Kuraklık ve Tarımsal Sulamanın Etkileri

Isparta’nın renkli doğal güzelliklerinden biri olan Eğirdir Gölü, son dönemlerde yaşanan kuraklık ve tarımsal sulama faaliyetlerinin artmasıyla ciddi bir ekolojik sorunla karşı karşıya kaldı. Geçtiğimiz günlerde, gölün kuzey ve güney havzalarını birbirine bağlayan kısım kuruyarak göl ikiye ayrıldı. Drone ile çekilen görüntülerde, gölün orta kısımlarında suyun tamamen çekildiği ve adeta küçük adaların oluştuğu gözlemlendi. Bölge sakinleri, bu durumu üzüntüyle takip etti.

‘Eğirdir Gölü tarihindeki en zor günlerini yaşıyor’ diyen Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nden Prof. Dr. Fahrettin Küçük, yapılan bilimsel çalışmaların bu durumu önceden tahmin ettiğini, ancak son zamanlardaki hızlı değişimlerin tahminlerin ötesine geçtiğini belirtti. Küçük, gölün ekosistemi üzerinde yapılan yoğun insan müdahalesinin etkilerinin altını çizdi.

Küçük’e göre, Hoyran bölgesinden gelen yeraltı suları, göl için hayati önem taşımakta; ancak bu kaynaklar yetersiz kalmakta. Küresel iklim değişikliği ve yerel etkenlerin bir araya gelmesiyle Anadolu’daki göller, tarih boyunca olduğundan daha hızlı bir kuruma sürecine girmiş durumda. Eğirdir Gölü’nün geleceği konusunda yapılan tahminler, mevcut koşullar altında gölün on yıl içinde iki ayrı su kütlelerine bölünebileceğini öngörüyor.

Prof. Dr. Küçük, çözüm önerileri arasında, yeraltı sularının sadece içme suyu olarak kullanılmasının gerekliliğini ve tarımsal sulamada yerel yönetimlerin daha sürdürülebilir yöntemler benimsemesi gerektiğini vurguluyor. Ancak, yerel halkın bu durumun ciddiyetini henüz tam olarak kavrayamadığını ve bu konuda ciddi bir bilinçlendirme çalışmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

Eğirdirli çiftçi Mehmet Erdem ise, gölde yaşanan bu dramatik değişimden dolayı endişelerini dile getirerek, yetkililerden acil çözüm beklediklerini ifade ediyor.

Emel Turan Kartal – Farhad Dosmammadov