Hastane bahçesindeki banklarda uzaktan eğitim veriyor.

Mehmet Aydın’ın Cumhuriyet Fen Lisesi matematik öğretmeni olan babasına 8 gün önce corona virüsü bulaşmıştı. Aydın, Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan babasına hastane bahçesinde refakat etmeye başladı. Bir an babasından ayrılmayan Aydın, bu süreçte öğrencilerini hayal kırıklığına uğratmak istemedi. Aydın, yanında götürdüğü tablet ile hastanenin bahçesinde oturduğu bankta uzaktan eğitim ile derslere katılarak öğrencilerin eğitimlerini kaçırmamalarını sağladı. Mesleğini bir peygamber mesleği olarak gördüğünü belirten Aydın, kendisinin de buradaki görevinde olduğunu ve görevinden ayrılmadığını kaydetti.

“İnsan yetiştiriyoruz”

Aydın, babasının 8 gündür hastanede kaldığını, öğrencilerinin geride kalmaması için hastane bahçesindeki banklarda uzaktan eğitim dersleri verdiğini söyledi. Babasının kalbi olduğunu, öğrencilerinin de aynı olduğunu belirten Aydın, “Onlar da hayatımızın bir parçası. Onlara bu dönemde sevgiyle yaklaşmamız gerekiyor, zor bir dönem. Ne yapıyoruz, yetiştiriyoruz. bir çiçeğe, bir ağaca, bir çiçeğe yaklaşma şeklimize ne kadar yaklaşırsak, ağaç da güzel bir şekilde büyür. İnsan da bir canlıdır. Ona sevgiyle yaklaştıkça o kadar iyi büyür. . Topluma iyi ve faydalı bir vatandaş olacak.Yaptığımız şey insanları yetiştirmektir.İnsan yetiştirmek ne demektir, peygamberin mesleğidir, dışarıdan biri bize ne yaptığını söylediğinde ben yapmam öğretmenim diyorum bazen bahçıvan olarak görüyorum.Benim dalım matematik ve uzaktan çok zor. bu daha faydalı olur, daha iyi olur. Uygun olduğunda tahta açardık. başka bir şekilde öğretme fırsatımız var. Ama burada da en azından misyonumuzun başındayız. işimizi bırakmamak. Kamerayı açmam gerektiğinde tabletimi bankta bırakıyorum. Bu yüzden kamerayı açıyorum ve öğrencilerime göstermem gereken tüm ifadeleri gösteriyorum. Aksi takdirde öğrencilerimize örneklerimizi göstererek dersimizi veriyoruz. 12 yaşındaki öğretmenim “Öğrencilerimize elimizden gelen her şeyi vermeye çalışıyorum” dedi.

Rıdvan Kılıç – Sedat Irmak